1 yıl sinyal yoksa telefon da yok

Yayınlama: 18.10.2023
A+
A-

Elektronik Kimlik Bilgisini Haiz Cihazların Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre söz konusu yönetmeliğin 6. ve 10. maddelerinde yer alan “kesintisiz yedi yıl” ibaresi “son sinyal almasından itibaren kesintisiz bir yıl” şeklinde değiştirildi.

Bu değişiklik, artık 1 yıl boyunca sinyal alınamayan cep telefonlarının IMEI havuzundan çıkarılarak kullanıma kapatılacağı anlamına geliyor.

Ayrıca çift sim kartlı telefonlarda iki IMEI tanımlı oluyor ve kullanıcıların iki sim kart yuvasından da sinyal vermesi gerekli. Yoksa telefon çift sim özelliğini kaybedecek.

****

İşi biraz temelinden alayım;

IMEI numarasının temel amacı, her bir cihaza benzersiz bir tanımlama sunmaktır. IMEI numarası SIM numaranızdan tamamen ayrı ve değiştirilemez bir kümedir. Bir hücre ağına bağlandığınızda, sağlayıcı hizmetlerini etkinleştirmek için her iki sayıyı da yakalar. IMEI numarası sadece cihazı tanımlarken, SIM numarası abone hesabınızı tanımlar.

Cihazınız kaybolur veya çalınırsa, IMEI numarasına bir blok yerleştirerek her hangi bir ağa bağlanmasını ve kullanılmasını engellemek için servis sağlayıcınıza başvurabilirsiniz.

Cihazın IMEI numarasını değiştirmek birçok bölgede yasa dışıdır.

İşte bu sürenin kısaltılması da tam olarak bu son söylediğime dayanıyor.

IMEI sinyal süresinin 7 yıldan 1 yıla indirilmesi Türkiye’deki klonlama sorununu ortadan kaldırmak adına atılan bir adım.

****

Legal olarak ülkeye girişi olan her telefonun IMEI numarası bir havuzda tutulur.

Türkiye gibi birçok ülkede legal olmayan yollarla ülkeye sokulan ve kullanılmak istenen cihazların dijitalleşen cihazlarla birlikte çeşitli yollarla IMEI numarasının değişmesi mümkün bir hal aldı. Bu yasa dışı durum için en önemli unsur elinizde kullanılmayan ama IMEI havuzunda yer alan bir başka cihaza sahip olmak.

Bugün ülkede kimse 5 yıl önce piyasaya çıkmış bir telefonu kullanmaz. Ya da o telefonu yedek olarak saklamaz. Kullanılmayan/sinyal alınmayan cihazın IMEI havuzundan çıkarılması bu klonlama işleminde kullanılacak IMEI adedini minimalize etmenin en kolay yolu.

Ama 1 yıl çok kısa bir süre. Ülkemizde yasal düzenlemelerden bihaber milyonlarca insan var. Ve şu anda her evde en az 1 eski telefon (tahmini 1-2 yıllık) elimdeki telefon kırılırsa yolda kalmayayım diye tutuluyor.

Bana bu 1 yıllık süre çok kısa geldi. En azından bir telefonun garanti süresi olan 24 ay korunabilirdi.

****

Bu konuda asıl önemli olan konu şu aslında; Cep telefonları içerisinde çok fazla komponent barındıran ve genellikle önemli bir miktarı halihazırda çalışan entegrelerden oluşuyor.

Bizim insanlara ‘evinizde kullanmadığınız telefon tutarsanız 1 yıl sonra karartırız’ demek yerine ‘kullanmadığınız telefonu getirin size şunu sunalım’ dememiz gerekiyor.

Ömrünü tamamlamış teknolojik ürünlerin geri kazanımı konusunda çeşitli sosyal sorumluluk projeleri var ama reelde insanları buna teşvik edecek bir uygulama yok. Otomobillerde dönem dönem uygulanan ‘Hurda avantajı’ gibi adımların devlet destekli atılması bu konunun önüne geçmekte çok daha etkin bir çözüm olacağı gibi ekonomik bir geri dönüştürülmüş hammadde ya da komponent kazanımı da sağlayacak.

Dahası insanlar maddi avantajlar nedeniyle bu alanda çok daha yoğun katılım gösterirken ortada IMEI’si klonlanacak telefon zaten kalmayacak.

Kullanılmayanı değiştir ya da satın al. Dönüştür veya iyileştirip yeniden kullan.

Hem kaçağa hem de ithalata çözüm sun.

Yerli üreticiye ihtiyacı olan hammaddeyi sağla ve ürünlerdeki yenilenebilir ürün oranını artırıp ihracatta elini güçlendir.

****

Bakınca yöntem ve getiriler çok ama bunu yapacak vizyon…

İşte o yok!