Sümen altı olan bir tartışma: Bursa Sanayi Odası ve Bursa Ticaret Odası

Bursa’da yıllardır konuşulan bir şey var. Sanayi alanları şehir için yeterli mi değil mi?

Son dönemde rant tartışmaları nedeniyle bu soruyu çokça duyar olduk. Akabinde hep aynı isimleri.

Birileri çıkıp dedi ki “öyle güçlendiler ki kendi aralarında top çeviriyorlar.”

İnşaatları yapanlar belli, fabrikaları kuranlar belli. Sanayide hangi kapıyı çalsak arazi maliyetlerinden şikayetçi.

Şunun altını çizelim ve asıl konumuza geçelim;

Bursa’da halen daha büyümek için sanayi alanı var. Ama metrekaresi pahalı. Sanayici ucuza büyük yer istediği için bu sorunla karşılaşıyoruz. “Birileri 20 liraya aldı orasını ben neden 60 lira vereyim” düşüncesi nedeniyle herkes 20 liralık yer istiyor.

Ne yazık ki öyle bir yer yok. Çünkü hepimiz biliyoruz ki yeni bir sanayi alanı da oluşsa oradaki ilk parsel sahiplerinden tutun da inşaatı yapan isimlere kadar herkes aynı olacak.

****

Bursa’da seneler önce konuşulan bir konu vardı.

“Ticaret ile sanayi odası neden halen daha bir arada?”

Baktığınız zaman Türkiye’de 63 şehirde ve çok sayıda ilçede Ticaret ve Sanayi Odası bir bütün. Bu konuda en büyük şehirler de Bursa ve Antalya.

İstanbul, Ankara ve İzmir’in yanı sıra Kocaeli, Kocaeli ve Gaziantep gibi şehirlerde ise Ticaret ile Sanayi odası ayrı yapılar.

Tacir ile üreticinin aynı çatı altında temsili küçük coğrafyalarda evet doğru bir adım ama Bursa gibi ihracatı ve üretimi ortada olan bir şehirde farklı bir sonucu beraberinde getirdi.

Şehirde oldukça geniş bir kitleye hitap eden devasa bir yapı olan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası her ne kadar kabul edilmese de önemli bir siyasi güç halini de aldı.

Mahallenizdeki şirket olan berberden tutun da şehirdeki devasa fabrikalara kadar hepsi odanın üyesi. Artısı eksisi yaklaşık 50 bin üye.

Şimdi soruyu soruyorum, yeni sanayi alanı açılsa oradaki ucuz yeri kaç sanayici kaç tacir alacak?

Sanki bu filmi biz daha önce izledik değil mi?

***

Peki seneler önce konuşulan konuyu hayata geçirsek Bursa’da neler değişir?

Bursa Ticaret Odası ve Bursa Sanayi Odası olmak üzere iki ayrı oda kurulsa ve tacirler bir yere üreticiler bir yere üye olsa ne değişir?

Şehrin göbeğini sanayiye dönüştüren güç merkezi dağılır mesela. Bütün olaya rant olarak bakan büyük çaplı tacirler üretime açılan alanlardan hak iddia edemez.

Şehrin yöneticilerinin üzerinde parayı yönetenler topuz tutamaz. Ticaret Odası taciri, Sanayi Odası üretimi geliştirmek için çalışma yapar ve güçler ayrışır. İki odanın da üye sayısı makul seviyeye geldiğinden muhatap bulmak ve tabandaki sorunları görebilmek kolaylaşır.

Kurumsal hantallık azalır.

Rant projelerinden önce gerçekten ihtiyaç duyulan projelere öncelik verilmek zorunda kalınır. Kitabı değiştirme gücüne sahip olduklarını sananlar kanunun önünde başını öne eğer. Buraya sanayi yapılamaz denmesine rağmen kamyonları gönderip hafriyata başlayamaz. Kendinden üstteki idarecilere amiane tabirle üstünlük gösterisi yapamaz.

****

Doğru kullanılsa bütünleşik güç elbette çok daha iyi.

Ama Bursa’da bu gücün doğru kullanıldığını söyleyebilir miyiz ki?

O yüzden şehri gelecekte olacaklara karşı korumak adına bu ayrılık en iyi senaryo sanki!

Neye yarayacağı belli ama kimlere yaramayacağı da belli gibi?