CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir projelerini anlattı

CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir, bugün düzenlenen basın lansmanıyla projelerini açıkladı.

CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir projelerini anlattı
Yayınlama: 16.03.2024
A+
A-

CHP Nilüfer Belediye Başkan adayı Şadi Özdemir, proje lansmanını Crowne Plaza’da düzenledi. Özdemir, yeni dönemde hayata geçirmek istedikleri 100 proje hazırladıklarını söyledi.

Mevlana’nın “Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.” Sözleriyle konuşmasına başlayan Özdemir, Nilüfer’in eski belediye başkanlarının birbirlerinden aldığı hizmet bayrağını daha ileriye taşıdıklarını, bayrağın ise artık kendisine devredildiğini ve daha yükseğe çıkarmak adına çalışacağını söyledi.

Nilüfer’in ortak paydası olan ortak akıl, katılımcılık, dayanışma, eşitlik, özgürlükler ve kültür-sanat gibi kavramlara gözü gibi bakacaklarını söyleyen Özdemir, projelerini şöyle anlattı:

1-DİJİTAL DÜNYADA HEP ONLİNE NİLÜFER

Teknolojinin ve yenilikçiliğin kullanımıyla birlikte gelecek nesillere daha yaşanabilir bir şehir bırakmayı amaçlıyoruz. Ancak bu hedefe ulaşmak için, sadece teknolojiye yatırım yapmak yeterli değil. Aynı zamanda dijital becerileri artırmak, veri güvenliğini sağlamak ve vatandaşların dijital hizmetlere erişimini kolaylaştırmak da bizim görevimiz.  Nilüfer’in, geleneksel iş modellerini/yerleşik hayatı reddederek zamandan ve mekândan bağımsız hareket eden dijital göçebeler için cazip bir destinasyon olmasına yönelik projeler ve mekanlar tasarlayacağız.

Gençlerimize hem köyde doğal ve temiz bir ortamda çalışma fırsatı yaratacak hem de köy yaşamını zenginleştirerek, dijitalleşmeyle köylerimizin tanıtımını ve dünyaya açılımını sağlayacağız.

Bilim ve Yapay Zeka Merkezleri, Dijital Beceri Atölyeleri, Dijital Sanat ve Meslek Eğitimleri, çevrimiçi alışveriş platformu ve yaygın ücretsiz internet noktalarıyla dijitalleşmenin avantajlarından bütün Nilüfer’in yararlanmasını sağlayacağız.

2- DEPREME, AFETE, KRİZE DİRENEN NİLÜFER

Nilüfer’i yönetmeye aday olurken işin uzmanların ile kentin geçmişini anlayıp, analiz edip geleceğini planladık. Bu kenti iyi tanıyoruz, sorunlarını, ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz ve çözüm önerilerimiz hazır.

Artık dünyada dirençli kent diye bir kavram var. Dirençli kentler, gelecekte yaşanması olası şokları öngörme ve bunlara hazırlanma yeteneğine sahip kentlerdir. Kentsel dirençlilik, kentin tüm kurumları ve bireyleri ile her türlü koşullarda hayatta kalma, uyum sağlama ve gelişme kapasitesidir.

Mesela iklim krizi… Tüm dünyanın olduğu gibi bizim de karşı karşıya olduğumuz büyük bir sorundur. Sanayicilerimizi karbon ayak izini azaltmaya teşvik edeceğiz.

Ne yazık ki deprem ülkemizin çok acı bir gerçeği. Depreme karşı da hazırlıklarımızı tamamlamak zorundayız. Bu alanda bilim insanları ile birlikte çalışacağız. Ve deprem yarın olacakmış gibi hazırlık yapacağız. Depremi engelleme olanağımız yok. Ancak olası bir depremde can ve mal kaybını önlemek için tedbir alma şansımız var. Bu tedbirleri ivedilikle alçağız.

Deprem yarın olacakmış gibi depreme dayanıklı malzemelerin depolanacağı özel bir lojistik merkezikuracağız. Ekipmanlarımızı hazır tutarak, şehrimizi depreme karşı güçlü kılmak için çalışacağız. Ayrıca Deprem Parkları projemiz var. Altyapı çalışmalarından yenilenebilir enerji sistemlerine kadar bir dizi önlem alarak, deprem anında güvenli ve sürdürülebilir alanlar oluşturmayı planlıyoruz.

Herkesin dilinde bir kentsel dönüşüm projesidir gidiyor. Bunların çoğu ne yazık ki rantı yüksek bölgelerde gerçekleştiğinden rantsal dönüşüm denen yapı projeleri. Ama biz örnek bir kentsel dönüşüm projesine imza atmak istiyoruz. Eski ve riskli binaları modern ve enerji verimli konutlarla değiştirecek, yeşil alanları artırarak çevreye duyarlı yapılar oluşturacağız.

3-ORTAK VİCDANA İNANIP, DAYANIŞMAYI BÜYÜTEN NİLÜFER

Bu şehirde yaşayan herkesin hayatıyla ilgilenen bir yerel yönetim için adayım.  Toplumun her kesiminin ihtiyaçlarının dikkate alındığı bir yönetim anlayışı için buradayım. Yerel yönetimdeki görevimiz, sadece şehrimizi yönetmek değil, aynı zamanda toplumumuzun dayanışmasını güçlendirmektir.

Nilüfer’in daha güçlü, birbirine bağlı ve eşit bir şekilde gelişmesine katkı sağlamak için dayanışmacı bir anlayışla kadınlarla, gençlerle ve bütün yurttaşlarımızla ortak bir çabanın içinde olacağız.

Bu amaçla kadınlar için, kadınlarla beraber pek çok projeyi hayata geçireceğiz.

Bunların başında mesleki eğitim ve istihdam artırıcı destek programları gerçekleştireceğiz.

Kadın kooperatifleri, kadınlara özel sağlık taramaları, şiddetle mücadele projeleri, dijital okur yazarlık eğitimleri ve sosyalleşmelerini olanak sağlayan merkezlerle birlikte kadınlar toplumsal değişimde hak ettikleri öncü rolü kazanacaklar.

Beş yılda beş mahallede oluşturacağımız Gündüz Çocuk Bakımevileriyle ailelere güvenli, erişilebilir çözümler sunacağız. Çocukların eğitim, bakım ve gelişimsel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla mahalledeki topluluk bağlantısını güçlendirecek, aileler arasında dayanışmayı ve iletişimi artıracak, her çocuğun özel ihtiyaçlarına daha kolay ve etkili bir şekilde yanıt verecek merkezlerin sayısını arttıracağız.

Ayrıca bu bakımevleri evde çalışan kadınların kendilerine zaman ayırma ihtiyacı duyduğu saatlerde onlar için de çocuklarını bırakacakları güvenli adresler olacak.

Toplumsal dayanışmayı güçlendirerek Nilüferlilerin yeni beceriler geliştireceği Sosyal Yaşam Merkezleri açacağız. İçinde ailelerin çocuklarını gönül rahatlığıyla bırakacakları, ders çalışma ve atölye alanları olan, yemyeşil çocuk oyun parkı, koşu parkı, mahalle bostanıyla, pek çok işleve aynı anda cevap verecek merkezleri Demirci, Üçevler, İrfaniye gibi Nilüfer’in gelişen mahallelerinde hayata geçireceğiz.

Sokak hayvanlarının refahı için Bursa Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi ve meslek odalarıyla yeni işbirlikleri oluşturacağız. Sokak hayvanı kısırlaştırma sayısını artıracak ve sivil toplum örgütleriyle birlikte kısırlaştırma kampanyaları düzenleyerek sokak hayvanlarının popülasyonunu kontrol altında tutacağız. Sokak hayvanlarının barınma ve bakımı için doğal yaşam alanlarını genişleteceğiz.  Düzenli sağlık kontrolleri ile bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önleyeceğiz. Sokak hayvanlarına yönelik meslek odaları ile evlat edindirme kampanyaları yürüteceğiz. Mama üretim tesisi kurarak hayvanseverlerin uygun fiyata mama temin etmesini sağlayacağız.

4- TOHUMUNA, TOPRAĞINA SAHİP ÇIKAN NİLÜFER

İklim krizinin ardından dünyayı bekleyen en büyük tehlike gıda krizi. Özellikle köylerde gençlerin tarımla, toprakla uğraşmak yerine kente göç edip orada daha rahat çalışma olanakları bulması, köylerde kalan yaşlı nüfusun artık tarımla uğraşacak enerjiye sahip olmaması, mazot, sertifikalı tohum, tarım ilacı, gübre gibi girdi maliyetlerinin astronomik artışı tarımsal üretimi neredeyse bitme noktasına getirdi. Böylece anavatanı Anadolu toprakları olan mercimeği Kanada’dan ithal eder duruma geldik.

Sevindiren şey bu konudaki farkındalığın ve bilincin artmaya başlamış olması. İnsanlar tekrar baba toprağı köylerine dönüp tarımla uğraşmaya başlıyor. Gıda krizinden en az etkilenmenin yolu suya, toprağa ve tohuma sahip çıkmak. Sağ olsun önceki başkanlarımız  bu konuda oldukça fazla yol almışlar. Bir kez daha kendilerine teşekkür ediyorum. Çin boşuna mı Afrika kıtasında muazzam tarımsal yatırımlar yapıyor.

Tohumuna, toprağına sahip çıkan Nilüfer geleceğine de sahip çıkmış olur. Biz de göreve geldiğimizde yapılan işleri koruyup üstüne yenilerini koyacağız.

Bu yenilerden ilki Kırsal Tarım Envanteri. Bölgedeki tarımsal faaliyetleri sistematik olarak kaydedeceğiz. Böylelikle kaynak yönetimi, tarımsal planlama, risk yönetimi ve pazarlama konularında bilimsel veriler ışığında çalışmaları yöneteceğiz.

Tarımsal faaliyetlerde veri analizi, sensör teknolojileri, yapay zeka, internet bağlantılı cihazlar ve diğer ileri teknolojilerin kullanımıyla tarımın daha verimli, sürdürülebilir ve karlı hale getirilmesini amaçlayan akıllı tarım uygulamalarımız da olacak.

Nilüferli çiftçilerin ürünlerini hasat ettikten sonra uzun süre saklayabilmelerini ve pazarlama olanaklarını artırmayı amaçlayan modern teknolojilerle donatılmış Başköy Soğuk Hava Deposu’nu hayata geçireceğiz.

Örnek Köy projemiz de bizi heyecanlandıran projelerden bir tanesi. Geleneksel köy dokusu ve mimarisini koruyarak iyileştirmeler gerçekleştirerek kırsal kalkınmayı destekleyecek ve yerel toplulukları güçlendireceğiz.

Kırsalı kalkındırırken kırsal turizmi de göz ardı etmeyeceğiz elbette. Gölyazı ve Misi gibi turizm potansiyeli yüksek alanlarda kentlilerin kırsal yaşamı deneyimleyeceği projeleri hayata geçireceğiz.

Bir diğer turizm projemiz de Kayapa Karavan Parkı. Doğanın içinde ve eşsiz manzarasıyla, Kayapa baraj göletinin yanında karavanları ile insanların etkinlik ve kamp yapabilmeleri için altyapı ve güvenlik ihtiyaçları karşılanmış bir karavan parkı hayata geçireceğiz.

Kızılcıklı’da 27 bin metrekarelik ticari alanda bölgenin gelişimine katkı sağlayacak bir cazibe merkezi planlıyoruz. Tıpkı Podyum Park gibi.

5- YAŞATTIĞI ÇEVRESİYLE NEFES ALAN NİLÜFER

Bu kenti yönetmeye aday olurken sorumluluk duyduklarımız sadece Nilüfer’de yaşayan insanlar değildi. Nilüfer’in suyundan, toprağına, deresinden, taşına, ovasından, kuşuna kadar  tüm doğal çevreye karşı büyük sorumluluklarımız var.

Şeyh Edebali demiş ya, “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” diye. İnsanı yaşatabilmek için nefes alabilmemiz gerek. Biz de çevremizi yaşatırsak nefes alabileceğimizin bilincindeyiz.

Aday olduktan sonra tüm Nilüfer’i karış karış gezmeye başladım. Herkese dokunmaya çalıştım. Ama çoğunlukla bir dokundum bin ah işittim. Kiminle konuşsam sanayileşme ve yapılaşmanın doğal çevreyi kirlettiğini ve yeşil alanları azalttığından şikayet etti. Sanayiye ve gelişmeye karşı değiliz elbette. Ancak insanlar daha çok yeşil alan istiyor, temiz hava istiyor, doğal güzelliklerin korunma altına alınmasını istiyor. Artık uygarlık anlayışı çevrenizi ne kadar koruyabildiğinizle, doğaya ne kadar az zarar verdiğinizle ölçülüyor.

Biz bugün sahip olduğumuz doğayı, atalarımızdan miras almadığımızı, torunlarımızın emaneti olduğunu biliyoruz ve bu emaneti koruyarak gelecek nesillere devredeceğiz.

Çevreye en çok zarar veren malzeme elbette plastiktir. Yapmayı planladığımız Geri Dönüşüm ve Plastik Üretim Projesiyle plastik atıktan hammadde üreterek, kaynakları daha etkili bir şekilde kullanacağız.

Kentli insanın en büyük problemi topraktan ve doğadan uzaklaşmasıdır.

30 Ağustos Zafer Mahallesi’nde kent insanının toprakla buluşabileceği, bostanlarda ekolojik üretim yapabileceği bir Ekolojik Köy planlıyoruz. Yine aynı bölgede hem doğal yaşamı koruyacağımız hem de kentin doğayla buluşacağı bir kent parkı yapacağız.

Yine Yeşil Koridorlar projemizle Nilüfer’i doğayla iç içe hale getirerek biyolojik çeşitliliği artıracağız.

Enerji tasarruflu, çevre dostu yeşil bina uygulamalarıyla, kent insanının bir araya geleceği yeşil buluşma mekanlarıyla, çocuklara yönelik okul bostanları ve yeşil oyun parklarıyla Nilüfer’de gri rengini azaltacak, yeşil ve mavi renklerini çoğaltacağız.

Ülkemizi son zamanlarda en çok mutlu eden şey, bir leylekle yaşlı bir balıkçının dostluğu. Yani  Yaren Leylek ve Adem Amca. Yaren geçenlerde uzun göç yolculuğundan döndü ve Adam Amca’nın kayığına kondu. Bu dünyanın en güzel dostluğu 13. yaşına girdi. Uluabat Gölü kenarındaki Fadıllı Mahallesi’nde leyleklerin yaşam alanlarını iyileştirmek için çalışmalar yapacağız.

6-KENT HAKKI İÇİN SÖZ HAKKINI SAVUNAN NİLÜFER

Karar alma süreçlerimize vatandaşlarımızı dahil etmek ve onların fikirlerini, endişelerini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak hizmetlerimiz geliştirmek birinci önceliklerimizdendir.

Halk meclisleri, mahalle toplantıları, akademik kurul, çevrimiçi platformlar, kadın, çocuk ve gençlik buluşmaları ve dijital anketler gibi araçlarla Nilüferlilerin geri bildirimlerini toplayarak Nilüferi ortak akıl ile yöneteceğiz.

Nilüferlilerin eşit bir şekilde temsil edilmesini sağlamak için engelli bireyler, yaşlılar ve diğer dezavantajlı grupların karar alma süreçlerine dahil olacağı mekanizmaları yaratacağız.

Daha şeffaf, daha hesap verebilir ve daha kapsayıcı bir Nilüferi sivil toplum ile el ele inşa edeceğiz.

7-KÜLTÜRÜN BAŞKENTİ NİLÜFER

Nilüfer her zaman kültür alanında ürettiği hizmetlerle bir yerel yönetimin gücünü aşan kitlesellikte buluşmalara sahne oldu. Nilüfer’i yeni kültür mekanları, çağının ilerisinde açılacak müzeleri,  kapsayıcı projeleri ile evrensel bir boyuta taşıyacağız. Nilüferi daha zengin, daha canlı bir yer haline getirmek için kültürün gücünden yararlanmaya devam edeceğiz.

Birçok kültür-sanat etkinliğine sahne olan Balat Atatürk Kent Ormanı’nda yapacağımız yeni çalışmaların başında, sanatsal ifadeyi doğal çevreyle birleştireceğimiz Balat Açık Hava Tiyatrosu gelmekte.

Ayrıca düzenlediği sergilerle modern sanat alanında çıtası çok yüksek olan Nilüfer’e bir Modern Sanat Müzesikazandırmanın vakti geldiğini düşünüyoruz.

Bu kentin en önemli kültürel değerlerinden olan Nilüfer Kent Tiyatrosu’nu yeni başarılara imza atacağı, çok fonksiyonlu yeni binasın Görükle Mahallesi’ne inşa edeceğiz. Yeni binamız katlanabilir koltuklarda ve ayakta izleme olanağına sahip konser, tiyatro, bale, opera gibi sanatsal etkinliklere ve Nilüfer Belediyesi Tiyatro Müdürlüğü’ne ev sahipliği yapacak. Ayrıca, gençlik tiyatrosu, atölyeler, kafeterya, kulisler, ofisler ve eğitim salonları da yer alacak.

8-SONSUZ MERAKINI ÖĞRENEREK DOYURAN NİLÜFER

Nilüfer’i her yaştan her kesimden yurttaşımızın katılabileceği teknolojiden tarıma, yabancı dil eğitiminden meslek edinmeye uzanan çok geniş bir yelpazede sürekli öğrenme ağları ile saracağız. Engelli öğrenciler, düşük gelirli aileler ve dezavantajlı gruplar başta olmak üzere tüm Nilüferlilerin eğitime eşit erişimi için çaba göstereceğiz.

Kentimizde hiç bulunmayan bir projeyi de bu dönemde Nilüfer’e kazandıracağız. Bebekler ve küçük çocuklar için özel olarak tasarlanmış kütüphaneyi onların dil gelişimini desteklemek, okuma alışkanlığı kazandırmak ve eğitimlerine erken yaşlarda başlamalarını teşvik etmek amacıyla hayata geçireceğiz. Tasarım diliyle bebeklerin merak duyularını harekete geçirecek olan bu kütüphane, sesli ve dayanıklı kitaplar, büyük resimler ve dikkat çekici desenleriyle onların dokunma ve inceleme alışkanlığı geliştirmelerine yardımcı olacağız.

9-SPORUN ENERJİSİYLE HAREKETLENEN NİLÜFER

Nilüferimiz çok hareketli bir bölge. Sosyal, kültürel, sanatsal, ekonomik, tarımsal, kısaca her açıdan… Belki de her gün başka ilçelerden, bölgelerden binlerce insanı buraya çeken bu hareket. Nilüfer’i hareketlendiren en önemli unsur ise spor. Spor Nilüferlinin vazgeçilmezi. Yürüyecek, koşacak, bisiklete binecek. Sporun enerjisiyle hareketlenen Nilüfer’i daha da hareketlendirmeye, nabzını yükseltmeye kararlıyız.

Sayısı giderek artan koşu topluluklarının, her seviyede atletin yararlanabileceği açık atletizm pistleri yapacağız. Bisiklet sürücülerinin güvenli bir şekilde yolculuk etmelerini önemsiyoruz. Bisiklet yolları alanında Nilüfer ülkede öncü bir belediyedir. Biz bu geleneği daha iyi noktalara taşımak için özel bisiklet yolları ve şeritlerle bisiklet kullanımını teşvik edeceğiz.

Bisiklet sadece kentte binilmiyor. Kırsal turizmi canlandırmak ve doğal güzelliklerimizi tanıtmak için kırsal alanda dağ bisikleti yarışları düzenleyeceğiz.

Paten pisti, squash ve kaykay pistleri, mahalle yüzme havuzları yeni dönemde Nilüferlileri bekleyen güzel işler olacak.

Üçevler Mahallesi’ndeki mevcut spor tesislerine yapılacak tenis kortları ve sosyal tesislerle, Kurtuluş Mahallesi’ne yapılacak 12 bin 150 metrekare alanda yapacağımız Balkan Spor ve Kültür Merkezihem sportif hem sosyal anlamda Nilüferlileri çok mutlu edecek.

Elbette dezavantajlı insanlarımızı da unutmadık. Onların spordan uzak kalmaması için özel spor eğitim programları düzenleyeceğiz.

Gençler dijitale meraklı, haliyle sporun da elektronik olanına meraklılar. Hiç hareket etmeden yapılıyor bu spor. Yani E-spor.  Bu işin turnuvaları, federasyonları falan var.  Video oyunları üzerine oyuncuların bir araya gelip antrenman yapacakları, turnuvalara katılacakları ve diğer e-spor topluluklarıyla etkileşimde bulunacakları bir e-spor merkezi açmayı planlıyoruz.

Elektronik ya da bildiğimiz anlamda spor, ağırlığını ve olanaklarını daha da artırarak var olmayı sürdürecek Nilüfer’de.

10-KENDİ DE GENÇ OLDUĞU İÇİN GENÇLERİ ÇOK SEVEN NİLÜFER

Gençlerin potansiyelini keşfetmeleri ve gelişmeleri için gerekli olanakları sağlamak, benim için bir önceliktir. Sanatta, sporda ya da farklı alanlarda yeteneklerini keşfedebilecekleri merkezler oluşturacağız.

Hızla gelişen teknoloji ışığında gençlerin dijital becerilerini geliştirecek sanal gerçeklik destekli öğrenmeler, yazılım ve kodlama maratonları gibi yenilikçi yaklaşımlarla örnek ve yeni nesil gençlik merkezlerini hayata geçireceğiz.

Üniversite öğrencilerinin barınma sorunlarına karşı güvenli, konforlu konaklama imkanı sunacağız. Yemekhanesi, öğrenme merkezleri, spor salonları, etkinlik odalarıyla sosyal bağlar kurmalarını ve akademik başarılarını desteklemelerini amaçladığımız bu yurtların ilkini Ertuğrul Mahallesi’nde hayata geçireceğiz.

Üniversite lokantası, gezgin kahveci gibi projelerle sağlıklı gıdaya, uygun ücretlerle ulaşmalarını sağlayacağız.

Yazılım kampları, gençlik buluşmaları, fikir maratonları, deneyim evi gibi pek çok sosyal proje ile gençlerin hayata daha donanımlı ve güçlü bir şekilde hazırlayacağız.

Haber Merkezi