Vergi yükü emekçilerin sırtında: ‘En düşük memur maaşı 32 bin TL olmalı’

Birleşik Kamu-iş Bursa Şubesi adaletsiz maaş politikaları ve ağırlaşan vergi yükleriyle ilgili Kent Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Kamu emekçileri, enflasyon karşısında her geçen gün daha fazla ezildiklerini dile getirerek, en düşük memur maaşının acilen 32 bin TL’ye çıkarılmasını talep ettiler.

Vergi yükü emekçilerin sırtında: ‘En düşük memur maaşı 32 bin TL olmalı’
Yayınlama: 15.07.2023
A+
A-

Birleşik Kamu-iş Bursa Şubesi adaletsiz maaş politikaları ve ağırlaşan vergi yükleriyle ilgili Kent Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Kamu emekçileri, enflasyon karşısında her geçen gün daha fazla ezildiklerini dile getirerek, en düşük memur maaşının acilen 32 bin TL’ye çıkarılmasını talep ettiler.

Basın açıklamasında konuşan Birleşik Kamu-İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona, milyonlarca emekçinin maaşının gerçek enflasyona değil, paylaştığı veriler sürekli tartışmalara ve eleştirilere neden olan TÜİK’in enflasyon verilerine göre belirlendiğini hatırlatarak emekçilerin ikinci kez mağdur edildiğini söyledi.

Türkiye’de her geçen gün gelen zamlarla yaşam koşullarının ağırlaştığını ve Türk Lirası’nın döviz karşısında erdiğini hatırlatan Rona, yurttaşların alım gücünün de günden güne eridiğini kaydetti.

TÜİK’İN VERİLERİ GERÇEĞİ YANSITMIYOR

Birleşik Kamu-İş Araştırma Merkezi’nin (KAMU-AR) enflasyon verileriyle TÜİK’in verilerini karşılaştıran Rona, aradaki farkı ortaya koyarak vergilere gerçek enflasyon oranında zam yapılırken, maaş zamlarının TÜİK’in verilerine göre yapılmasına tepki gösterdi. TÜİK’in haziran ayında hazırladığı 6 aylık enflasyon yüzde 19.77, yıllık enflasyon ise yüzde 38.21 olarak açıklanmıştı. KAMU-AR’ın topladığı bilgiye göre ise haziran enflasyonu yılın ilk 6 ayında yüzde 33, son bir yılda ise yüzde 80.5 olarak hesaplanmıştı.

“VERGİ YÜKÜ EMEKÇİLERİN SIRTINA YIKILDI”

Son gelen KDV zamlarına da değinen Rona, “Ülkedeki ağır vergilere ek vergi yükü tamamen emekçilerin sırtına yıkılmıştır. İktidar bütçe açığını kapatmak için KDV artışına gitmiştir. Bugün Türkiye’de emekçiler zenginlikten en az payı alırken en çok vergiyi ödemektedirler. Yapılan KDV artışı verilen zamların daha cebe girmeden alınmasıdır. Emekçiler, ağır zamlar ve vergiler altında ezilirken patronlara, sermayeye vergi istisnaları yapılmaktadır. Satın alma gücü düşmekte, yurttaşlar ekonomik çöküş yaşamaktadır.” şeklinde konuştu.

Açıklamada hükümete seslenen Rona, haklı ve meşru taleplerinin duymazdan gelinmemesi ve iktidarın sermayenin sesine değil, yoksulların sesine kulak vermesi çağrısında bulundu.

“ENFLASYON FARKI ORTAYA ÇIKTIĞI AY ÖDENMELİ”

Rona emekçilerin taleplerini şöyle ifade etti:

“Emekliliğe yansımayan, adaletsizliği artıran, verilen sözleri tam olarak karşılamayan seyyanen ve yüzdelik oranları kabul etmiyoruz.

22 bin TL’lik en düşük dereceli memur maaşı içinde, 11 bin 128 TL’lik kısım emekli maaşı hesabına dahil edilmemektedir. Bundan sonra bu seyyanen rakam, maktu rakam olarak belirlenecek ve daha sonraki hiçbir artışa bu rakamın baz teşkil etmeyecek olması iktidarın bir başka kurnazlığıdır.

Enflasyon farkı, ortaya çıktığı ay itibarıyla ödenmelidir.

Adeta bir soygun mekanizması gibi işleyen vergi diliminde maaş artışları sonrasında kesilen oranlar yeniden düzenlenmelidir.

Torba yasadaki seyyanen artıştan emekli kamu emekçilerinin yok sayılması eşitlik ilkesi gereği adaletsizliktir.

Birleşik Kamu-iş olarak haksızlıklar ve itibar sarsıcı bu uygulamalar karşısında susmayacağız, emekçilerimizin sesi olmaya devam edeceğiz.”

Haber Merkezi