SolFeminist üyesi kadınlardan katledilen kadınlar için Bursa’da kırmızı ayakkabılı eylem

SolFeminist üyesi kadınlar, erkekler tarafından katledilen kadınlar için Bursa’da Kent Meydanı’na kırmızı ayakkabılar bırakarak eylem yaptı. SolFeminist Sözcüsü Buket Avcı Güler, “Bizler kazanılmış haklarımızdan, laiklikten, özgürlükten, eşitlikten ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Bizlere dayattığınız yaşama boyun eğmiyoruz. İktidarın laikliğe yönelik saldırısına karşı mücadelemizden vazgeçemediğimizi buradan bir kez daha hatırlatıyoruz.” dedi.

SolFeminist üyesi kadınlardan katledilen kadınlar için Bursa’da kırmızı ayakkabılı eylem
Yayınlama: 02.03.2024
A+
A-

SolFeminist üyesi kadınlar kadına karşı şiddet ve cinsiyet ayrımcılığı eylemlerinin sembollerinden biri olan kırmızı ayakkabılar ile Kent Meydanı’nda kadın cinayetlerini protesto ettiler.

Bursa’da Kent Meydanı’na yerleştirilen 11 çift kırmızı ayakkabı ile 2023 yılında Bursa’da erkekler tarafından katledilen kadınlar anıldı.

Kadınlar adına konuşan SolFeminist Sözcüsü Buket Avcı Güler, 2023 yılında erkekler tarafından 315 kadının öldürüldüğünü, 348 kadının ise şüpheli şekilde ölü bulunduğunu söylediği konuşmasında, 2024 yılında ise bu zamana kadar 31 kadının öldürüldüğünü, 21 kadının ise şüpheli şekilde ölü bulunduğunu hatırlattı. 27 Şubat Salı günü 24 saatte 7 kadının erkekler tarafından katledildiğine dikkat çeken Güler, “İşte bu yüzden biz kadınlar bugün öfkemizle, isyanımızla sokaklardayız. Biz kadınlar bu ülkede her gün öldürülürken, her gün erkek şiddetiyle karşılaşırken, İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede feshederek, tacizcileri tecavüzcüleri katilleri cesaretlendiren devletin, kadına yönelik şiddeti ‘tolere edilebilir’ düzeyde bulanların da en az failler kadar suçlu olduklarını biliyoruz.” şeklinde konuştu.

“KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR”

Kadınlar olarak evde, sokakta, kampüslerde, iş yerlerinde şiddete maruz kaldıklarını, faillerinin cezasız kaldığını, İstanbul Sözleşmesi kaldırıldığı için şiddete açık hale getirildiklerini ifade eden Güler, “İstanbul Sözleşmesi için nasıl sokakları doldurduysak bugün de sokaklardayız. Çünkü erkek şiddetinin münferit olmadığını biliyoruz, çünkü kadın cinayetlerinin politik olduğunu biliyoruz.” dedi.

“MEDENİ YASA KADINLAR İÇİN KORKUSUZ HAYATIN TEMİNATIDIR”

Medeni yasanın kadınlar için toplumsal eşitliğin, laikliğin ve birey olarak var olmasının güvencesi olduğunu, nafaka, boşanma, mal paylaşımı, miras hakkı, velayet hakkı gibi pek çok temel insan haklarını içeren bir yasa olduğuna dikkat çeken Güler, “Medeni yasa kadınlar için sadece hukuk önünde değil toplumsal yaşam içerisinde eşit, özgür ve korkusuz bir hayatın teminatıdır. Buradan bir kez daha hatırlatıyoruz, iktidarın laikliğe yönelik saldırısına karşı mücadelemizden vazgeçmiyoruz.” dedi.

Güler, yeni medeni yasa ile boşanma hükümlerinde yapılacak değişiklikler ile şerri yasaları uygulamanın önünün açılmak istendiğini ve geçtiğimiz günlerde bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağzından şeriat güzellemelerini dinlediklerini dile getirdi.

“BU KARANLIĞI DAĞITACAĞIZ”

Güler sözlerini şöyle sürdürdü:

“Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Bizler kazanılmış haklarımızdan, laiklikten, özgürlükten, eşitlikten ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Bizlere dayattığınız yaşama boyun eğmiyoruz. İktidarın laikliğe yönelik saldırısına karşı mücadelemizden vazgeçemediğimizi buradan bir kez daha hatırlatıyoruz.

Gerici ittifaka karşı laikliği ilga edip saltanat ve halifelik getirme düşü kuranlara, halk egemenliği nosyonunu yok edip hepimizi itaatkâr kullara dönüştürmek isteyenlere karşı mücadele ediyoruz; Bir kez daha hep birlikte ‘karanlığa karşı ayaktayız’ diye sesleniyoruz. Kazanılmış haklarımızdan, laiklikten, eşitlikten ve özgürlükten vazgeçmiyoruz. Bu gerici ittifakı biz püskürteceğiz, bu karanlığı biz kadınlar dağıtacağız.”

Haber Merkezi