Mühendis, mimar ve şehir plancılarının dayanışma gününe sorunlar damga vuruyor

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu tarafından ’19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü’ nedeniyle düzenlenen basın açıklamasında konuşan Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, dayanışma gününe coşkulu kutlamaların yerine mesleki sorunların damga vurduğunu söyledi. Şimşek, “İşsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik, özlük hakları ve örgütlenme sorunları ülkemizde çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının hala en öncelikli sorunları olmaya devam ediyor.” dedi.

Mühendis, mimar ve şehir plancılarının dayanışma gününe sorunlar damga vuruyor
Yayınlama: 19.09.2023
A+
A-

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) olarak, ’19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü’ nedeniyle bugün bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Dayanışma gününün tarihsel sürecine değinen Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, “19 Eylül 1979 tarihinde TMMOB’nin çağrısıyla gerçekleştirilen iş bırakma eylemi; maden ocaklarından enerji santrallerine, fabrikalardan şantiyelere, kamu kurumlarından limanlara kadar pek çok iş yerinde üretimin durmasını, teknik elemanların yaşadıkları sorunlara dikkat çekilmesini sağlamıştı.” dedi. Bu tarihte yapılan eylemin ülkesi için düşünen, planlayan, üreten mühendis, mimar ve şehir plancılarının kendi öz güçlerinin farkına vardığı tarih olduğunu söyleyen Şimşek, 19 Eylül’ün mirasını yaşatmak için ilan edilen dayanışma gününe coşkulu kutlamalar yerine mesleki sorunların damga vurduğunu ifade etti.

İŞSİZLİK, HAYAT PAHALILIĞI, DÜŞÜK ÜCRETLER, GÜVENCESİZLİK…

İçinde bulundukları koşulların kendilerine ‘boşuna mı okuduk’ sorusunu sordurduğunu dile getiren Şimşek, “İşsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik, özlük hakları ve örgütlenme sorunları ülkemizde çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının hala en öncelikli sorunları olmaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

Şimşek, geçmiş yıllarda gözde meslekler arasında bulunan mimar, mühendislik ve şehir plancılığının artık diplomalı işsizlikle eşdeğer tutulduğunu, güvencesiz bir geleceğin, açlık ve yoksulluk sınırı altında ücretlerle çalışmanın sembolü haline geldiğini kaydetti.

GENÇLER ÇAREYİ YURT DIŞINDA ARIYOR

Konuşmasında genç meslektaşlarına da değinen Şimşek, bu gençlerin daha iyi bir yaşam umuduyla yurt dışına göç ettiklerini, böylelikle Türkiye’nin geleceğine dair umutların da tek tek söndüğünü aktardı.

Hem kamu hem de özel sektörde her türlü mühendislik, mimarlık ve şehir planlama hizmetlerini, planlama, projelendirme, uygulama ve denetleme işlerini yürüten tüm meslektaşlarının koşullarının daha da zorlaştığını vurgulayan Şimşek, “Kamu kurumlarında çalışan meslektaşlarımız siyasi baskı ve sürgün tehdidi altında, düşük ücret, kadro sorunu, özlük haklarının ihlal edilmesi, düşük ek göstergeler gibi birçok sorun ile yüz yüze kalıyor. Güvencesiz-sözleşmeli istihdam modellerine yönelme, atamalarda liyakatin ortadan kalkması ve nihayet hukuksuz-keyfi ihraçlar gibi nedenlerle kamudaki teknik personelin iş yükü artarken, iş riski de giderek büyüyor.” şeklinde konuştu.

ASGARİ ÜCRETE MACBUR BIRAKILIYORLAR

Ekonomik kriz nedeniyle yatırımların durmasının, projelerin iptal edilmesinin özel sektörde çalışan meslektaşlarını doğrudan etkilediğini açıklayan Şimşek, mühendis, mimar ve plancılarının büyük çoğunluğunun asgari ücrete çalıştığının altını çizdi.

Şimşek, iş bulamayanların meslek dışı alanlara mecbur kalarak garsonluk, tezgahtarlık gibi işlerde çalıştığını söylerken, “Staj sorunu nedeniyle işe girişlerde ve tecrübe süreçlerinde daha yolun başında çalışma hayatı tıkanıyor. İşsizlik, esnek çalışma, güvencesizlik, sağlıksız çalışma koşulları ve reel ücret kaybı gibi sorunlar özel sektörde çalışan tüm meslektaşlarımızı tehdit ediyor.” diye konuştu.

Haber Merkezi