“Yarasaların DNA’sı, onların kansere direnmesini sağlayan antikanser genleri barındırıyor” diyen araştırmacılar, yarasaların kanser tedavisinde yardımcı olabileceğini bildirdi.
ABD’li araştırmacılar, yarasaların bağışıklık sistemlerini daha iyi anlayarak kanseri önleme ve tedavi etme yolları geliştirebileceklerini duyurdu. İnsanlarda kanser hastalığına yönelik tedavi geliştirmek için yarasalardan esinlenebileceği belirtildi. Yarasaların uzun ömürlü olduğu, bazlarının 200 yıl boyunca hayatta kaldığı ve nadiren kansere yakalandıkları aktarıldı.
New York’taki Cold Spring Harbor Laboratuvarı’nda doktora sonrası araştırmacı olan çalışmanın başyazarı Armin Scheben, “Yarasaların DNA’sı, onların kansere direnmesini sağlayan antikanser genleri barındırıyor” dedi.
Oxford University Press tarafından yayınlanan Genome Biology and Evolution dergisindeki yeni araştırmaya göre, yarasaların viral enfeksiyonları tolere etme yeteneği, doğuştan gelen bağışıklık tepkisinin ‘olağandışı’ özelliklerinden kaynaklanıyor olabilir.
Scheben, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Araştırmamız, yarasalarda genetik değişiklikler edinmiş tümörleri baskılayabilen birkaç gen tanımlıyor ve bu genlerin yarasaların kansere karşı direnme kabiliyetini insanlar da dahil olmak üzere diğer memelilerden daha fazla artırdığına inanıyoruz. Bulgularımız, insanlarda kanseri önlemek ve tedavi etmek için yarasadan esinlenen antikanser terapötiklerin geliştirilmesine yönelik ilk adımdır.”
Araştırmacılar, Jamaika meyve yarasası ve Mezoamerika bıyıklı yarasası olmak üzere iki yarasa türünün tüm gen setini analiz etti. Ardından yarasaların genomik analizi diğer memelilerle karşılaştırıldı. Bilim insanları, yarasalarda DNA onarımıyla ilgili 6 proteinde ve kanserle ilişkili 46 proteinde genetik adaptasyon buldu.
Haber Merkezi