Yaz mevsimin gelişiyle mevsimlik tarım işçilerinin de mesaisi başladı. Doğu illerinden batıya gelen mevsimlik tarım işçileri zorlu çalışma koşullarına rağmen hayatta kalma mücadelesi de devam ediyor.
Maddi imkansızlıklardan ve iş imkanı olmadığı için her yıl binlerce mevsimlik tarım işçisi Bursa’ya geliyor. Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesine gelen mevsimlik tarım işçilerinin çoğunluğu gençlerden oluşuyor. Gençler maddi imkansızlıklardan dolayı okulu bıraktıklarını ve ailelerine destek olmaya çalıştığını söylüyor. Aileler ise maddi yetersizliklerden dolayı çocuklarını okutamadığını aktarıyor.
‘Benim yaşımdakiler lüks hayat yaşarken neden ben böyle yaşıyorum, yoksulluk sadece bizim kaderimiz mi?’… Bu sözler Urfa Siverek’ten Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesine gelen 28 yaşındaki Sami Ekinci’ye ait. Ekinci, maddi imkansızlıklardan dolayı ortaokulda okulu bıraktığını ve mevsimlik tarım işçisi olarak çalıştığını söyledi.
BİZİM YAŞADIĞIMIZ COGRAFYAYI ANLATMAK İSTERDİM
11 kardeş olduğunu ve ailede çoğunun liseyi göremediğini, yalnızca 3 kardeşinin okuduğunu ve geriye kalanların tarlada mevsimlik tarım işçisi olarak çalıştığını söyleyen Ekinci, “Bir öğretmen olmak isterdim ya da bir gazeteci, sinemacı olmak isterdim. Bizim yaşadığımız coğrafyayı anlatmak isterdim. Çalışma şartlarımız çok zor, bu sıcağın altında çok daha zor oluyor. Akşamları burada sivrisinekten geçilmiyor. Sudan dolayı ishal oluyoruz. Ben 28 yaşındayım, geçmişe bakıyorum ‘bu zamana kadar ne yaptım ben’ diyorum. Benim yaşıtlarım lüks hayat yaşarken yoksulluk sadece bizim kaderimiz mi?” dedi.
BİZLER DEPREMZEDELERİZ BİZİM İÇİN ZOR BİR SENEYDİ
Urfa’dan Mustafakemalpaşa’ya çalışmaya gelen bir diğer mevsimlik tarım işçisi Binnaz Yaprak, maddi imkansızlıklardan dolayı okulu mecbur bıraktığını söylüyor.
Depremden dolayı zorlandıklarını ve depremzede oldukları için zaten hayatın kendileri için zor olduğunu dile getiren Yaprak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ailede herkes okuyamıyor birilerimizin fedakarlık yapması gerekiyor. Okulu bıraktık ama herhangi bir denetim olmadı. İş bittikten sonra okula devam edemeyeceğim. Okula devam etseydim doktor olmak isterdim ama maddi durumlarımız elvermediği için okula devam edemeyeceğim.”
ÇOCUKLARIMIZ BİZİM YAŞADIĞIMIZ HAYATI YAŞAMASIN İSTİYORUZ AMA MECBUR YAŞIYORLAR
Çocuklarının kendileri gibi bir hayat yaşamasını istemediğini ama maddi imkansızlıklardan dolayı aynı kaderi paylaştıklarını, okula da gidemediklerini söyleyen 5 çocuk babası İbrahim Halil Yaprak, “Maddi yetersizliklerden dolayı çocukları okula yollayamıyorum. Nisan ayında Bursa’ya geliyorum daha sonra Antalya’ya çilek toplamaya gidiyorum. Kızım 5’e gitmesi gerekirken 3’e gidiyor, gönderemiyorum. Devletin bunu çözmesi lazım. İş imkanı versin ya da okul masraflarını karşılasın.” ifadelerini kullandı.
Çocuklarının okula gitmek istediği halde gönderemediğini anlatan Yaprak, eğitimin zorunlu olduğu halde bu kuralın kendilerinde uygulanmadığını ifade etti. Yaprak, “Burada devlet bakıyor orada bakmıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan hiç kimse gelip sormuyor bile. Çocuklarımız bizim yaşadığımız kaderi yaşasın istemiyoruz ama kader bu, yaşıyorlar.” dedi.
Haber Merkezi