Bakan Bozdağ: TTB ve TMMOB çalışmamızın sonuna geldik

Adalet Bakanı Bozdağ, TTB ve TMMOB hakkında yaptıkları çalışmanın sonuna yaklaştıklarını açıkladı. Meslek odaları bir süredir hükümet kanadının hedefindeydi. Yapılan açıklamalar meslek örgütlerine yönelik bir düzenlemenin olacağını gösteriyordu. Beklenen açıklamayı Bozdağ, bugün yaptı.

Bakan Bozdağ: TTB ve TMMOB çalışmamızın sonuna geldik
Yayınlama: 28.11.2022
A+
A-

Bir süredir meslek odalarına yönelik hükümet cephesinden yapılan açıklamalar, odalara yönelik yeni bir düzenlemenin olacağını işaret ediyordu. İktidarın hedefindeki meslek odaları hakkında düzenlemeyi içeren açıklamayı Adalet Bakanı Bekir Bozdağ yaptı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunca (TİHEK) Dedeman Otel’de düzenlenen “İnsan Hakları Kurulları Birinci Bölgesel Toplantısı”nda Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) hakkında yapılan ‘düzenleme’ ile ilgili konuştu.

Bozdağ, “Sayın Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı gibi, Türk Tabipleri Birliği ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ile ilgili çalışmanın da sonuna geldiğimizi ifade etmek isterim. Yakında bu çalışmayı da kamuoyumuzla paylaşacağız” dedi.

TTB’NİN ÖNERİDE BULUNMADIĞINI ÖNE SÜRDÜ

Bozdağ, TTB’nin hekimlerin haklarını savunmadığını ve Türkiye’deki tabiplerin mesleki menfaatleri, meslekleri ve diğer alandaki işlerinin daha iyi olması için öneride bulunmadığını savunarak şunları söyledi:

“Ben şimdi Türk Tabipleri Birliğinin, siyasette olan bir kardeşiniz olarak tabiplerin hakkını savunduğuna şahit değilim. Sadece iktidarın zarar göreceği bir şey varsa orada iktidar zarar görsün diye, tabiplerin menfaati olsun diye değil. Bugüne kadar Tabipler Birliğinin, Türkiye’deki tabiplerimizin mesleki menfaatleri, meslekleri ve diğer alandaki işlerinin daha iyi olması için sundukları tek bir tedbir, tek bir öneri yoktur. PKK terör örgütünün, başkaca bir terör örgütünün başı dara girdiğinde ya da ihtiyacı olduğunda onların lehine açıklama yapmada yarışa girenler var. Tabiplerin lehine açıklama yok ama Türk Silahlı Kuvvetlerine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ‘kimyasal silah kullandığı’ iftirası yapanlara destek verildiğini görüyoruz. Tabipler Birliğinin böyle bir görevi var mı? Başkaca bir meslek örgütünün böyle bir görevi var mı? Hiçbir meslek örgütü, kuruluşları, amacı dışında faaliyette bulunamaz. Bulunduğu zaman bunun hukukta bir karşılığı vardır, hukuk da bununla ilgili gereğini yapacaktır.”

“EŞİTLİĞİ HAYATA GEÇİREN ADIMLAR ATTIK”

Başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliğine ilişkin konuşan Bozdağ, “Diliyorum ki bu süreci başlatanlar, Türkiye’nin gündemine yeniden bunu getirenler, Anayasa değişikliğine destek verme konusunda samimi davranırlar” diye konuştu.

Bozdağ, başörtüsü yasağı nedeniyle geçmişte çok sayıda kadının ve gencin hayallerinden vazgeçtiğini ifade etti. Kadınlar arasında eşitliği hayata geçiren adımlar attıklarını öne süren Bozdağ, son 20 yıldaki değişimin, insan hakları, hukuk devleti ve hürriyetler konusunda daha güvenli, daha güçlü bir Türkiye’ye doğru değişimi gösterdiğini savundu.

“TEK YOL ANAYASAL GÜVENCE”

Başörtüsü teklifinin meclisin iradesiyle yasalaşma sürecine gireceğini kaydeden Bozdağ, “Yakında bu teklif TBMM’ye sunulacak ve Meclisimizin iradesiyle de yasalaşma sürecine girecektir. Diliyorum ki bu süreci başlatanlar, Türkiye’nin gündemine yeniden bunu getirenler, Anayasa değişikliğine destek verme konusunda samimi davranırlar” ifadesini kullandı.

“SAMİMİYETSİZLİĞİN AÇIK İLANIDIR”

Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:

“Diyoruz ki niyetiniz samimiyse, bir daha Türkiye’nin gündemine başörtüsü, kılık kıyafet tartışması girsin istemiyorsanız, zaman değişince, iktidar değişince, imkan ve güç sahipleri farklılaşınca zulüm yeniden hak diye avdet etmesin istiyorsanız bunun tek yolu anayasal güvence. Gelin anayasal güvenceyi beraber sağlayalım. ‘AK Parti bu konuyu şöyle yapıyor, böyle yapıyor’ değerlendirmesine gerek yok. Bu konuyu Türkiye’nin gündemine Cumhurbaşkanımız getirmedi, AK Parti de getirmedi. Sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin gündemine getirdi. Öyleyse gündeme getirdiğiniz konuya sahip çıkın, samimi olun, sözünüzün arkasında durun. Yasal güvenceye ‘evet’ deyip, anayasal güvenceye ‘hayır’ demek samimiyetsizliğin açık ilanıdır.”

Haber Merkezi